Film Arama

NOT: Sayfanın en altındaki Blog Arşivi kısmından aylara göre film seçimi yapabilirsiniz.

18 Aralık 2012 Salı

Cowboys and Aliens (Kovboylar ve Uzaylılar) Hakkında Yorumum

---
---
---
---





2011 Yapımı

Başrol: Daniel Craig, Abigail Spencer, Harrison Ford

Vahanın ortasında, etrafında meşhur otlar uçuşurken kendine gelen bir kahramanımız var.
O da ne, kolunda da garip bir bileklik... Daha ortada neler döndüğünü anlayamadan etrafını
çeviren birkaç haydutu saf dışı bırakıp, bir güzel onları soyup kasaba yoluna koyuluyor
Jake (Craig). Orada da ortalığı biraz karıştırdıktan sonra azgın bir kanun kaçağı olduğunu
öğreniyor, şerif tarafından yakalanırken. Sonra derken derken kasaba da yine ortalık fena
karışacakken bir bakıyorlar ışıklı ışıklı bir şeyler geliyor, onlar deve kuşu gibi bakarken,
uzaylılar hem ortalığı yerle bir ediyor hem de boş buldukları anda insanlara kancaları
atıp alıp götürüyorlar. Sonra işin içine kızılderililer mi dersin, başka gezegenden gelip de
ela gözlü bir kadın şekline bürünen uzaylılar mı dersin, ok ile uzaylı avına çıkmak mı dersin...

Kovboylar ve uzaylılar... Şöyle bir üstünkörü bakınca garip bir karışım gibi gelse de, yapımı
izleyince çok güzel bir sentez yaptıklarını farkediyorsunuz hakikaten. Normalde bu iki unsuru
birbirleri ile bağlantılı hale getirmek gerçekten zor olsa gerek ama adamlar bir kılıfını bulmuş,
ne diyebilirim. Başrol oyuncumuz rolüne fazlası ile uyum sağlamış ve bize o havayı yaşatıyor.
Ama bir adet yüzbaşı var ki herkesin korktuğu, astığı astık kestiği kestik, bu güzel karizma role
gidip Ford amcayı koymuşlar, o biraz beni sıktı gerçekten, hiç yakışmamış. Canım şöyle heyecanla izleyeceğim bir film çekti derseniz, aha da size seçenek !

Bu filme benim verdiğim puan 10 üzerinden 7,3

Git buralardan yabancı !



14 Aralık 2012 Cuma

Black Swan (Siyah Kuğu) Hakkında Yorumum

---
---
---
---




2010 Yapımı

Başrol: Natalie Portman, Mila Kunis

Zarif hareketler, parmak ucunda yapılan muazzam gösteriler... Tabi ki bale'den bahsediyoruz.
Hayatını bale'ye adamış bir kız olan Nina (Portman) gece gündüz çalışıp en iyi olmak için fazlasıyla
çabalamaktadır. Yakın bir zamanda düzenlenecek olan gösteride Kraliçe Kuğu olmak için çırpınıyor
gariban. Ama çalışırken kendisini tam verememekte, çünkü aynı zamanda kendi içinde psikolojik
sorunlar yaşamaktadır. Onca çalışmadan sonra rolü kapıyor ama kendi içinde yaşadığı iyi-kötü
mücadelesi Nina'yı çok farklı dünyalara sürüklüyor. Yazık, kadın neyin gerçek neyin hayal
olduğunu bir türlü kavrayamadığından aslında olmayan belalar başından eksik olmuyor.

Tamam konu olarak farklı diyebiliriz, kadro da iyi, Natalie Portman oynamakta, ki bildiğimiz
üzere en iyi oyuncu Oscar'ını aldı ama, ama... Tabi ki ama sı var bu filmin; film Nina'nın içindeki
iyi ve kötünün çatışması konusunu ele almış amaaa becerememiş arkadaş. Film boyunca bizi
sıkıyor sıkıyor, artık 'yeter böyle saçma sapan film mi olur' derken son anda konu biraz yerine
geliyor gibi oluyor. Tabi o da yetmiyor. Bence zamanınızı harcayıp gerilim filmi izleyeceğim diye
heyecana hiiiç kapılmayın ! Bu filmi izleyecekseniz sadece Natalie Portman'ın muhteşem performansı
için izleyebilirsiniz.

Bu filme benim verdiğim puan 10 üzerinden 4,6

Psikopat balerin !



9 Aralık 2012 Pazar

Old Boy (İhtiyar Delikanlı) Hakkında Yorumum

---

---
---
---




2003 Yapımı

Başrol: Min-sik Choi, Ji-tae Yu

Amma acı ile dolu bir film. Daesu isimli arkadaş yağmurlu bir günde ortadan kaybolacak.
Sonraki 15 yıl boyunca bir odaya hapsedilerek hipnotize edilecek. Ve bir gün serbest
bırakılınca asıl işkencenin şimdi başladığını anlayacak ama neden hapsedildiğini anlaması
hiç ama hiç kolay olmayacak. Tabi ilk baştaki duygusu sadece intikam olacak ama bu duygu
yerini geçmişte yaşadığı çok daha farklı duygulara bırakacak. Bazı ipuçlarını yakaladıktan
sonra artık herşeyin ne ile ilgisi olduğunu çözecek ama kendisinden bu kadar büyük bir
intikam alan kişi gerçekten Daesu'nun hayatını mahvetmiş olacak.

Filmin başlarında çok sıkılıp kapatmak isteyebilirsiniz, çünkü ben de düşünmedim değil.
Bazen acayip sıkıcı ve saçma yerleri olabiliyor filimin. Ama tabi bu özellik genel uzak doğu
filmlerine ait bir özellik bence. Her ne kadar Cannes' de juri büyük ödülünü almış olsa da
kaliteli, heyecanlı bir film beklemeyin ama filmin en sonunda her şeyi anladığınız
filmleri seviyorsanız ve Koreli arkadaşlara katlanabilecekseniz buyrun !

Bu filme benim verdiğim puan 10 üzerinden 4,2

Asıl bu adam acıların çocuğu !