Film Arama

NOT: Sayfanın en altındaki Blog Arşivi kısmından aylara göre film seçimi yapabilirsiniz.

19 Şubat 2013 Salı

Naked Soldier (Çıplak Asker) Hakkında Yorumum

---
---
---
---




2012 Yapımı

Başrol: Jennifer Tse, Sammo Hung Kam-Bo

İşini seven, başarılı, yetenekli bir polis. Bir de İnterpol'de çalışıyor. Yine bir gün büyük
bir harekat ile büyük bir çeteyi çökeltiyor, tabi ondan sonra da çetenin intikamı kötü
oluyor. Bütün ailesi öldürülüyor, evi havaya uçuruluyor, kızı da kaçırılıyor. Yani Allah'ıdan
bulmuş oluyor bu polis amcamız. Bu olaydan sonra ölü sanıldığı için hayatını rahat rahat
yaşıyor ama interpol yaşadığını bildiğinden, 15 yıl sonra Zhi Qiang'ı tekrar bu çete ile ilgili
bir soruşturma için ortaya çıkartıyorlar. Bu yeni harekat ile ilgili bir sürü araştırma içerisinde
boğulurken, bir anda kızı ile ilgili bazı bilgiler kulağına çalınıyor. Derken derken, bazı gerçekler
su yüzüne çıkıyor ve bu suikast çetesi ile karşı karşıya geliniyor...

Uzak doğu filmleri daha çok dövüşlü olur, bunu biliyoruz. Zaten bu filmin de geleneği
bozmak gibi bir niyeti yok. Başroldeki amcamızı zaten çoğunuz tanıyacaksınız, her ne
kadar kıvrak bir fiziki yok gibi görünsede ortalığı kırıp geçirecek tombul amcam. Filmin
geneli suikastçıların etrafında geçtiğinden biraz gizem de katılmış. Bayıla bayıla izlemeyecek
olsanız da öyle çok da sıkılamazsınız. Ayrıca çok güzel dövüş sahnelerinin olduğunu da
kabul etmek gerek.

Bu filme benim verdiğim puan 10 üzerinden 5,5

Bu suikastçılar neden genelde kadın !



15 Şubat 2013 Cuma

The Twilight Saga: Breaking Dawn - Part 2 (Alacakaranlık Efsanesi: Şafak Vakti Bölüm 2) Hakkında Yorumum

---
---
---
---




2012 Yapımı

Başrol: Kristen Stewart, Robert Pattinson

Ve sonunda Bella vampir olur ! Tamam yorum bitti... desem de inanmayın, yeni başlıyor !
Tabi ki Bella ve Edward'ın garip bir yaratık olarak dünyaya gelen kızları Renesmee'de
artık öyküde yer alıyor, aslından öykü onun üzerinden gidiyor. Bella tam doğum yaparken
çocuk doğduğundan hem vampir hem insan, garip bir şey olur. Bu sebepten dolayı yine
vampir liderleri ile araları açılır ve iş çok kötü bir noktaya gelir, ya yok oluş gelecektir, ya
da ertelenecektir. Ve bu oyunda Jacop'da yerini alacaktır, Renesmee ile çok yakından alakası
olacaktır. Daha fazla da bilgi veremem tadı kalmaz.

Seriyi takip edenlerin zaten bu son bölümü kaçırmasına imkan yok. Vampir ve kurtadam
efsanesini en kaliteli şekilde anlatan bu seri zaten kalitenin zirvesinde çoğu konuda. Benim
özellikle takdir ettiğim konu ise kurtadamların bu kalitede anlatılması. Tabi bu bölümde
çok haşır neşir olamıyoruz kurtadamlarla ama olsun. Şöyle izlerken, sanki bölümü uzatmak
için çaba sarfettikleri görüşüne de biraz kapılıyoruz ama ne yapalım el mahkum, ilk bölümleri
izleyince devamını da izlemezsek olmuyor. E o zaman buyrun vampirlerin aşk serisinin son
bölümüne !

Bu filme benim verdiğim puan 10 üzerinden 7,0

Kana susamış yaratıklar serisi, son bölüm !



7 Şubat 2013 Perşembe

Real Steel (Çelik Yumruklar) Hakkında Yorumum

---
---
---
---





2011 Yapımı

Başrol: Hugh Jackman, Dakota Goyo

Bizim karizma, aynı zamanda gelişmiş bir vücuda sahip olan artistimiz, tırında direksiyon
sallarken filme giriş yapıyoruz. Ha tabi artistik güneş gözlüğünü de unutmuyoruz.
Charlie (Jackman), birazcık geleceğin dünyasına kayan bir yapıya sahip olan bir çağda robot
dövüşleri ile geçimini sağlayıp evine ekmek götürmekte. Lakin büyük sürekli fazla risk alıp büyük
oynaması dolayısı ile hep batmakta ve borçları her geçen gün artmakdır. Öyle böyle derken
bir gün çocuğunun vasiyeti ile ilgili bir sorun çıkar veeee oğluna bir yaz bakmak zorunda kalır.
Önce biraz dalaşsalar da sonra birbirlerine çok alışırlar, o dövüş senin bu dövüş benim
dolaşıp dururlar. Bir gün metal çöplüğünden mal aşırırken Max (Goyo) bir robot bulur.
Eski püskü dandik bir şey gibi görünmektedir ama enerji verildikten sonra kendine gelir.
Max'de babası ve robotu Atom ile maceradan maceraya atılır gider.

Sadece filme giriş bile bize güzel şeyler olacağını söylüyor zaten. Hugh Jackman biraz
yaşlanmış olsa da karizmasından ve oyunculuğundan eksilen bir şey yok. Fikir de orjinal
bence, yani en azından robotlar dövüşüyor, incinen insan yok. Ve tabi efekler de gayet
göz doldurucu gerçekten. Lakin filmde özellikle sevdiğim bir yer var ki o da Max ve Atom'un
dans ettiği sahneler. Velet zaten harika dans ediyor, robot da ona eşlik edince keyifli
bir manzara çıkıyor ortaya. Sadece bu manzara için bile filmi kaçırmayın !

Bu filme benim verdiğim puan 10 üzerinden 8,4

Yumruk ne kadar büyükse, acısı da ona göre !



1 Şubat 2013 Cuma

Apache (Asi Cengaver) Hakkında Yorumum

---
---
---
---




1954 Yapımı

Başrol: Burn Lancaster, Jean Peters

Amerika'nın daha tam Amerika olmadığı yıllardayız. Kızılderililer ile kapışma yılları,
yerlileri topraklarından edip onları kendi topraklarında köle olarak çalıştırdıkları dönemler...
İşte bu dönemden Apache'ler de payını alıyor. Onları da alıp başka diyarlara sürerlerken
aralarından bir savaşçı Apache kaçar ve ortalığı birbirine karıştırır. Bizim asi cengaver
Massai önceleri sürekli Amerikalıları bozguna uğartıp onlara fazlasıyla zarar verse de
eski şefin kızı onu dize getirir. Ve aile babası olur çıkar bizim Massai. Lakin bir süre sonra
Amerikan askerleri onları bulacaktır ve...

50 sene önce çekilen bir film. Daha o zamanlarda adamlar film çekmeyi öğrenmiş ve sonra
da dünyaya öğretmişler. Filmden şu zamanınkiler gibi kalite beklemiyoruz ama o zamana
göre gerçekten gayet yüksek kalitesi var. Konu olarak seçtikleri Amerika-Yerli savaşı da
gayet uyumlu olmuş. Her ne kadar yerlilerin davalarına hak veriyor gibi görünse de alttan
alttan bize Amerika devletinin aslında barış yanlısı bir politika izlediğini göstermeye çalışıyor
ta o zamanlardan. Ama izlesek mi derseniz izleyin derim, çünkü bu kadar eski filmler çok farklı
tatlar yaşatabiliyor insana.

Bu filme benim verdiğim puan 10 üzerinden 5,5

Amerika'nın böğründen kopanlar !